SAS / Endonezya Şeytanı / Gerard De Villiers

Endonezya Şeytanı

Endonezya Şeytanı’ndan…

Özgürlük Meydanı‘nın tam ortasında bir deli durmuş, meydanı süsleyen ve Endonezya’nın bağımsızlığını simgeleyen som altından yapılma aleve ana avrat küfrediyordu.

Malko temkinli davranarak kaldırımın kuytu bir köşesine çekildi. CIA’nin burayı buluşma yeri seçmesi, tam bir çılgınlık örneğiydi.

İlerde, ışıklar içinde göğe yükselen İnter-Endonezya Oteli fark ediliyordu. Malko o otele yerleşmişti. Bulunduğu meydan ise, ortasındaki bağımsızlık anıtının dışında, bomboş ve kapkaranlık bir alandı.

Hollandalıların Batavya’sı, Endonezya’nın özgürlüğünü kazanmasından sonra Jakarta adını almıştı. Üç, dört milyonluk nüfusu ve gecekondu mahalleleriyle zavallı bir görünümü vardı.

Caddelerde birkaç yer haricinde ekonomi nedeniyle ışık yanmıyordu. Bu da ezelden beri pis olan kenti daha dayanılmaz kılıyordu.

Malko alnında biriken terleri sildi ve çevresine bakındı. Jakarta’da dikkati çeken tek şey vardı: Sessizlik. Yollar bomboştu. Gelip geçen askeri kamyonların dışında tek gürültülü araç, birkaç eski taksiydi. Halkın hemen hepsi çekçeklerle sağa sola gidiyordu.

Malko başını çevirdi. Bir çekçek yaklaşıyordu. Önüne geldiğinde sürücüsü yavaşladı. Araçta yolcu yoktu. Malko tekrar karanlık köşesine çekildi.

Hayal kırıklığına uğrayan çekçek sürücüsü hırsla pedallara basıp uzaklaştı. Bu geçimini sağlamaya çalışan bir köylü de olabilirdi, kazancına ek gelir temin etmeye çalışan bir üniversite hocası da. Jakarta tam bir sefalet yuvasıydı.

Malko’nun beklediği Medan adlı Endonezyalı randevusuna yarım saat geç kalmıştı. SAS onu bir kez, yine burada görmüştü. Kısa boylu, hafif şişman, gözlüklü bir tipti.

CIA’nin Jakarta’daki ender haber kaynaklarından biriydi. Daha doğrusu sivil haber kaynaklarından biri! Çünkü bunların dışında, Pentagon’un maaşa bağladığı bir yığın subay vardı ülkede ve hepsi de CIA’ye bilgi toplamak için birbirleriyle yarışırlardı.

Adam her ayın birinci günü saat dokuzla on arası bu meydana gelir ve topladığı ya da istenilen bilgileri aktarırdı.

Bu kez onu meydanda bekleyen Malko idi.

Medan, SAS’a yardım etmeye söz vermiş, ama otelde buluşmaya yanaşmamıştı. Endonezya Oteli, Jakarta’nın doğru dürüst denebilecek tek oteliydi. Taş yığını olan bina, Japonlar tarafından savaş tazminatı olarak yapılmıştı.

Birden

LİNK

Author: epubindir

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir