Mutluluk / After 4 / Anna Todd

MutlulukMutluluk

Mutluluk’tan…

Sık sık aldığım nefeslerin arasından Tessanın yumuşak ve çatallı sesini duydum. “Nereye gideyim?”

“Bilmiyorum.” Bir tarafım ona Londra’dan ayrılan bir sonraki uçağa tek başına binmesini söylemek istedi. Fakat daha bencil ve ağır basan tarafım, bunu yaparsa gece olduğunda kendimi hasta edecek kadar içeceğimi biliyordu. Yine. Ağzımda kusmuk tadı vardı ve vücudumun onca alkolü vahşice dışarı atmasından dolayı boğazım yanıyordu.

Aramızdaki konsolu açıp bir peçete çıkardı ve ağzımın kenarlarını silmeye başladı. Parmakları tenime dokunmamıştı bile fakat buz gibi olduklarını hissederek sıçradım.

“Donuyorsun. Arabayı çalıştır.” Fakat söylediğimi yapmasını beklemedim. O yüzden uzanıp anahtarı çevirdim ve içeri biraz hava girmesini bekledim. Arabaya dolan hava önce soğuktu fakat bu pahalı arabanın bu konuda bazı özellikleri vardı. Sıcaklık küçük alana hızla yayıldı.

“Benzin almamız gerek. Ne kadar süre kullandığımı bilmiyorum fakat benzin ışığı yanıyordu ve o ekran da aynı şeyi söylüyor.” Paneldeki gösterişli navigasyon ekranını işaret etti.

Sesi beni öldürüyordu. “Sesin kısılmış,” dedim fazlasıyla aşikâr olsa da. Başıyla onaylayarak gözlerini benden kaçırdı. Parmaklarımla çenesini kavradım ve onu yeniden kendime çevirdim. “Gitmek istersen, seni suçlamam. Seni hemen şimdi havaalanına götürebilirim.” Ağzını açmadan önce bana şaşkın bir ifadeyle baktı. “Sen burada mı

kalıyorsun? Londra’da? Uçağımız bu gece, ben sanmıştım ki…” Son sözcük ağzından oldukça tiz çıktı ve bir öksürük krizine tutuldu.

Bardak tutuculara baktım ve biraz su veya ona benzer bir şey olup olmadığını kontrol ettim fakat hiçbir şey yoktu.

Öksürmesi bitene kadar sırtını sıvazladım ve sonra konuyu değiştirdim. “Yer değiştirelim. Oraya kadar ben sürerim.” Başımla yolun karşısındaki benzin istasyonunu işaret ettim. “Suya ve boğazın için bir şeylere ihtiyacın var.”

Sürücü koltuğundan kalkmasını bekledim fakat gözlerini yüzümde gezdirdikten sonra arabayı vitese aldı ve park yerinden çıktı.

“Hâlâ alkol sınırının üzerindesin,” diye fısıldadı kısılan sesini zorlamamaya çalışarak. Haksız değildi. Arabada birkaç saat sızmış olmanın beni tamamen ayıltmasına imkân yoktu. Gecenin büyük bir bölümünü hatırlamayacak kadar alkol

LİNK

Author: epubindir

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir