Aynadaki Dişi Şeytan / Horacio Castellanos Moya

Aynadaki Dişi ŞeytanAynadaki Dişi Şeytan

Aynadaki Dişi Şeytan’dan…

Ama onu daha sonra görecektim. O eve dönerken, bense Dona Olga’mn evinin yolunu tutmuşken muhtemelen teğet geçtik birbirimizi. Kızları bağrıma basmak, onlara kol kanat gerip bütün gördüklerini unutturabilmek için yanıp tutuşuyordum. Ne var ki, o sıra, yarı yolda sıfın tükettim canım, dehşetli bir iç sıkıntısı soluksuz bıraktı beni, bereket arabayı kenara çekebildim ve direksiyona kapamp katıla katıla ağlamaya başladım; Olga Maria’ya, kızlara, Marito’ya, kendime ağladım, eğer o anda içimi dökmeseydim sonra her şey daha zor olacaktı çünkü. Dona Olga’nın evine vardığımda, bir doktor kızlarla sohbet ediyordu. Dona Olga dimdik, sapasağlam ayaktaydı, gözlerinde yaş bile yoktu, bununla birlikte ısürabı bedeninin her uzvundan okunabiliyordu. Kızlara az önce yatışürıcı verdiklerini, hâlâ şokta olduklarım, o anda yapılabilecek en iyi şeyin sabah gördüklerini başa sarıp durmayı bırakıp biraz dinlenmeleri olacağım, doktorun tavsiyesinin bu olduğunu söyledi. Kendime hakim olmaya çalışarak kucakladım onlan, beni dağılmış bir halde görmelerim istemiyordum. Küçük Olga on yaşma yeni girdi, annesi gibi olgun ve alımlı, aynı ifade, aynı zekâ; Raquel’cik daha çok Marito’yu andırır, ablasının yanında biraz sönük kalıyor, belki de küçük kardeş olmasından. Aramızda akrabalık bağı olmadığı halde hep teyze dediler bana, Olga Maria öğretmişti onlara bunu: “Laura Teyze”.

Amerikan Koleji yıllarından bu yana en yakın arkadaşımdı benim, ben de onun, düşün, tam yirmi üç yıldır. Ah, işte çıkarıyorlar onu, nihayet. Haydi gel, nasıl olmuş bir bakalım. Doğrusu çiçek aranjmanları birinci sınıf. Bu, Marito’nun reklam ajansından. Sana söylemiştim camm, en iyi elbise buydu, içinde ne kadar da güzel görünüyor, çok iyi toparlamışlar onu, şakağındaki minik oyuk bile neredeyse hiç göze çarpmıyor. Hayat ne acı. Onun başma nasıl gelebildi bu?

Son doğum gününde sen de vardın, ammsıyor musun? Otuzuna bastığı için nasıl da mutluydu, hayatın en iyi kısmı şimdi başlıyor diyordu, daima nasıl da iyimser ve hayat doluydu. Orospu çocukları, ciğeri beş para etmezler, topunun kökünü

LİNK

Author: admin

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir