Hiç Yoktan Bir Evren / Lawrence M. Krauss

Hiç Yoktan Bir EvrenHiç Yoktan Bir Evren

Hiç Yoktan Bir Evren’den…

Ne var ki Genel Görelilik ile gözlem arasındaki belirgin uyuşma fazla uzun sürmedi (her ne kadar Einstein’ın daha sonradan kuramında en büyük hatası olarak anacağı bir değişiklik yapmasına yol açmış olsa da. Ama bu konudan daha sonra daha geniş bahsedeceğiz). Herkes (ABD’deki bazı okulların yönetim kurulları dışında) artık evrenin durağan olmadığını, genişlediğini, bu genişlemenin 13,7 milyar yıl önceki inanılmaz derecede sıcak ve yoğun bir Büyük Patlama’yla başladığını biliyor. Biz de galaksimizin, gözlenebilir evrendeki yaklaşık 400 milyar galaksiden yalnızca biri olduğunu biliyoruz, bu da aynı derecede önemli. Dünya’nın haritasını ilk çıkaranlara benziyoruz, evrenin haritasını en geniş ölçekte çıkarmaya yeni başlamışız. Son yılllarda evren tablomuzda devrimci bazı değişikliklere tanık olunması pek şaşırtıcı değil.

Evrenin durağan olmadığı, aslında genişlediği keşfinin derin felsefi ve dini anlamları vardır, çünkü evrenimizin bir başlangıcı olduğunu düşündürür. Bir başlangıç yaratılış anlamına gelir, yaratılış da hisleri karıştırır. Evrenimizin genişliyor olduğunun 1929’daki keşfinin ardından bir Büyük Patlama kavrayışının bağımsız bir biçimde ampirik olarak doğrulanması için 50-60 yıl geçmiş olsa da Papa XII. Pius 1951’de Büyük Patlama’nın Yaratılış’ın kanıtı olduğunu müjdelemişti:

“Bugünkü bilim, yüzyıllar ötesine bir hamlede uzanarak o ilk ‘Işık Olsun’ anına, hiçlikten bir ışık ve ışın denizinin patlak verdiği, elementlerin parçalanıp, öğütülüp milyonlarca galaksi oluşturduğu o ana tanıklık etmeyi başarmış gibi görünüyor. Dolayısıyla fiziksel kanıtlara özgü bu somutlukla, bilim, evrenin olumsallığını ve Dünya’nın Yaratıcı’nın ellerinden çıktığı devirle ilgili sağlam temellere dayanan çıkarsamayı doğrulamıştır. Dolayısıyla yaratılış gerçekleşmiştir. Diyoruz ki: Dolayısıyla bir Yaratıcı vardır. Dolayısıyla Tanrı vardır!”

Hikayenin tamamı aslında biraz daha ilginçtir. Aslına bakarsanız, bir Büyük Patlama olduğunu ileri süren ilk kişi George LeMaître adında Belçikalı bir rahip ve doktordu. LeMaître, göz alıcı bir yetkinlik bileşimiydi. Çalışmalarına mühendis olarak başlamış, I. Dünya Savaşı’nda topçuluk yapmış, madalyalar kazanmış, sonra 1920’lerin başında rahiplik öğrenimi görürken matematiğe yönelmişti. Bundan sonra kozmolojiye geçmiş, ilk olarak ünlü İngiliz astrofizikçi Sir

LİNK

Author: epubindir

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir