Daniel Martin / John Fowles

Daniel MartinDaniel Martin

Daniel Martin’den…

Demetleri bitireceğiz, diyor.

Onların yeniden işe koyuldukları yere yürüyüp gidiyor bir kez daha ama Brueghel’de olduğu gibi artık daha fazla yardım eli var. Çocuklar en uzaktaki demetleri adamların yakınına sürüklemek için birbirleriyle yarışıyorlar, Babe bile son yirmi dakikadır öyle yapmaya başlamış.

Sonra Aşai Rabbani gibi bir ayin yaparcasına dişbudağın altına geri dönüyorlar. Eski pembe beyaz ekose sofra bezi, ekmek, dörtte bir galon büyüklüğündeki bir tasta kaymak, ahududu ve frenk üzümü reçeli çömlekleri, desenli beyaz kupalar, iki çay demliği, üzeri sarı şeritli, siyaha çalan kahverengi, kuru üzüm ve frenk üzümü doldurulmuş kek renginde. Uygun olmayan yöntemlerle buhardan geçirilmiş en iyi kaymak, sapsarı kaymağın kabuğu keyif veren bir beyaza dönmüş. Şimdiye kadar yapılmış hiçbir kaymak bunun emsali olamazdı. Hasat açlığı, güneş, seyreden çocukların oluşturduğu çember, ter kokusu birlikte şimdiye kadar yapılmış hiçbir kaymak bunun emsali olamazdı. Ahır, çayır ve Kızıl Devon-lar. Ambrosia, ölüm, tatlı ahududu reçeli.

Onnarı gördün mü, ana? Gördün mü onnarı Bağyan Martin? Hepiciğimiz onları elleyebilirdik di mi Danny?

Daha sonra.

Çocuk, en yüksek kayınların arasında yalnız, demetlerin toplandığı ve şimdi boş kalan tarlanın yukarısındaki kireçli vadide; her ilkbaharda ilk misk kokulu küçük, tuhaf, çabucak solan dört yapraklı moschatel’i bulmak için gittiği yer burası. Çıkaramadığı nedenlerden dolayı bir gizem daha, bugünkü çiçeğive simgesi. Güneş tam batıda, onun en sevdiği konumda. Eğik güneş ışıkları vadinin diğer yanında bir meradaki toprakları gözler önüne seriyor, yüzyıllar önce bir zamanlar öküzle saban sürülen yerde paralel dalgalar var. Yakında ziyaret etmek zorunda olduğu yer, çocukça ama gizli çiçeklerinden bir tane de orada var: Spi-ranthes spiralis. Petek kokulu küçük orkide bu aralar oradaki eski merada çiçek açıyor. Bilgilerine sıkıca sarılıyor; kuşların alametlerine, bitkilerin konumlarına, Latince’nin ve folklorun kırık parçalarına çünkü eksikliğini duyduğu başka öyle çok şey var ki. Batıya yönelen güneşte kayın yaprakları yarısaydam. Bir kumru ötüyor, yukarıya yakın bir yerlerde bir

LİNK

Author: epubindir

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir